Barış İçin Aktivite
Barış I Eirini I Peace I Aşiti

MÖP: Ayasofya kilise olmalı, ziyarete açık kalmalı

Mezopotoamya Özgürlük Partisi Ayasofya’nın Cami olarak ibadete açılmasıyla ilgili  bir açıklama yaparak Türk devletinin fetihçi, işgalci, asimilasyoncu, sömürgeci pratiğini AKP’yle sürdürdüğüne dikkat çekti. 

0 364
MÖP’ün açıklamasının tamamı şöyle:
MÖP olarak Asuri/Süryani/Keldani halkı adına; Türk soykırımcı devletin Ayasofya hakkında almış olduğu fetihçi, işgalci ve ahlaksız hukuk kararını kınıyor, lanetliyor ve red ediyoruz!
Ayasofya Kostantinopol’un tarihi şahaser, Kilise ve Hiristiyanlığın Küdüs kadar değeri olan merkezdir. Mezopotamya’nın Minbiç merkezinden, Asuri/Süryani/Keldani halkının üyesi Bizans İmparatoriçesi Teodora ve İmparator Jüstinyen tarafından Kilise olarak inşaa edildi ve Kilise olarak Dünya Hiristiyan alemi kalbinde hep var olacak, yaşıyacaktır..
Osmanlı-İttihat Terakki ve Atatürk Türk uluslaşmasının, ulus devletini yaratmak için, Hiristiyan ulusları soykırımdan geçirdi, geriye az nüfüsa sahip Hiristiyanlar, ekseriyet Sünni Müslüman Türk, Kürt, Çerkez vb bıraktı. Amacına ulaştıktan sonra, hak arayışına girmek isteyen Müslüman Sünni olmasına rağmen, Kürt halkına da yöneldi.
1071 Malzgirtten, günümüze, Türk ırkçılığın insanlığa, tarihe, kültüre, ve halklara karşı yaklaşımı işgalci, ganimetçi, fetihçi, soykırımcı, katliamcı, sömürgeci, ahlaksız ve sömürgecidir. Osmanlı hayallerine kapılan Türk devleti, bulmuş faşist Erdoğan’ı ha bire sürüklüyor bölgenin her tarafına. Ortadoğu ve Orta Asya alanında o ahlaksız zihniyetlerini yaymadıkları yer kalmadı. Medeniyet düşmanı olan bu zihniyet, dünyanın en barbar akımı olan İŞİD, El Nusra, Tahrir-i Şam vb örgütlenmelerle Suriye, Irak, Libya, Mısır, Yemen, Lübnan vb alanlarda karışıklıklar çıkarmaktadır. İhvan-ı Müslim zihniyetini bu alanlarda yaymaya çalışmaktadır.
Bu çirkef zihniyetle insanlığa ışık tutmuş, gelişimine vesile olmuş Sümerlerden, günümüze kadar bu medeniyeti simgeleyen tarihi, Irak, Suriye ve Mezopotamya alanlarında tahrip etmiş, bu tarihi insanlığın gündeminden çıkarmaya yönelmiştir. Tahripler yaptı, yanlız tarihi silemedi. İnsanlığın tarihini yok edip, kendi soysuz tarihini dayatmaya çabalamıştır. Daha dündü Mezopotamya’nın 12,000 yıllık ’’Hasankeyf/Hasno dı Kifo’’ tarihini, baraj bahanesiyle sular altında bırakmıştır. Soysuz olan Türk devleti, tarihleri, farklı inançları, dinleri, kültürleri ve halkları hep düşmana görmüştür. Bu da zayıflıktan, eziklikten ve kendi soysuz tarih gerçeğinden gelmektedir. Türk devleti şu ana kadar nasıl 1915 Seyfo/Soykırım inkarına gidiyorsa, bu gerçeklikten korkudan kaçıyorsa, Mezopotamya, Pontus ve Anadolu coğrafyalarının sahipleri olan Hristiyan uluslara ait her hangi bir değeri bırakmamakta ısrar ediyor.
Kürt halkına gelince özgürlükten yana olanlara yöneliyor, diğerleri ile İslam Sünni temeller doğrultusunda anlaşabiliyor.
Türk devletin değişmeyen, yanlışta ısrar eden soykırımcı zihniyet sonucu Ayasofya’nın Kilise’den, Cami olarak statüsünü değiştirme amacıyla bu ahlaka, hukuka, inanca ve insanlığa ters kararı vermiştir. Dolaysıyla Türkiye’de yaşayan Hristiyan uluslara bir tehdit, dünya Hristiyan alemine karşı bir hakaret ve soykırım politikasında devamdır.
Bugün alınan Ayasofya kararı, Kürt Özgürlük Hareketine karşı başlattığı tasfiye operasyonu, Suriye, Irak, Libya ve Lübnan sahalarında fiili durumu, bütün bunlar birbirine bağlı gelişmelerdir. Dolaysıyla Türk devleti bölgede hegemon bir politika izlemektedir. Osmanlının son dönemlerini yaşayan Türk devleti, ellerini her tarafa atmaktadır.
Tarih silinmez, Ayasofya ne karar alınırsa alsın o bir Kilisedir!!
Faşist Erdoğan bunu çok iyi biliyor, buna rağmen kukla olmasından dolayı, alınan tüm kararları onaylıyor.
Kendini dünyadan sorumlu sanan Rusya, ABD, Britanya ve Avrupa kendinden utansın. İnsan haklarından, hukuktan ve değerlerden bahseden BM, AP ve AP kendilerini iyice değerlendirsinler, çirkef Türk devleti hepsini hiçe sayarak, Dünya Hristiyanlarına karşı, Ayasofya kararını vermesi, neyine güvenerek? Büyük ihtimal bu Kapitalist zihniyetli, kesimlerden start alarak böylesi bir girişime yönelmiştir. Yoksa Türk devletin ahmaklığı, kafasızlığı ve ahlaksızlığı bir yere kadar.
Başta Dünya Hristiyan alemine, diğer tüm uluslara, demokrasi taraftarlarına çağrımız; bu insanlık değeri Ayasofya kararını ret etmeleri, Türk devletine karşı yaşamın her alanında tavır geliştirilmeli, karardan vaz geçmeleri ve Ayasofya Kilise olarak kalmasını sağlamaları.. Belki o zaman dille getirdikleri rahatsızlığın anlamı olabilir.
MÖP olarak Asuri/Süryani/Keldani, Ermeni ve Pontus/Rum halklarının dini liderleri, siyasi, kültürel ve sosyal kurumları gerekli tepkiyi her alanda vermeleri, en doğal, onurlu haklarıdır.
İnanç merkezlerine yaklaşan bir zihniyet, nasıl bittiğini göstermektedir.
Ayasofya Kilise kalmalı, bir Müze gibi sürekli insanlara açık olmalıdır.
Mezopotamya Özgürlük Partisi
15.07.2020
Kaynak: Avrupa Forum