HDP ölümlerden yana değil iradesini yaşamdan yana kullanmalı

Bu tarihi mana da ki notu düşerken en az  on kere düşündüm,  ne olur ölüme değil, yaşama odaklanan mücadele biçimleri üzerinde yoğunlaşalım. Size bir kere değil bin kere yalvarıyorum ölümlere izin vermeyelim

Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrit  için başlatılan Açlık ve Ölüm oruçları için elbette ahkam kesecek durumda değilim fakat bu tecriti kıracak başka yollar denenmeli diye düşünüyorum. Çok yakında çok daha fazla ölüm ile karşı karşıya geleceğiz .

İçeride olan dostların iradesine karışmak hiç haddime değil o yüzden sözüm HDP’ye ölüm ve açlık grevlerini özendirmekten sakınmalı ve devlet ile açlık ya da ölüm orucu eylemcileri ile arasında uzlaşma sağlayabilmek için çaba sarfetmeli.

Böyle durumlar da karar vermek ırade ortaya koymak çok zor ama HDP’nin işi gücü yaşatma odaklı olmalı ve sokak savaşlarında olduğu gibi alacağı tavırda geç kalmamalı. Sonuçların ne kadar yıkıcı olduğunu hep beraber yaşayarak gördük.

Sokak savaşları için sonradan keşke daha fazla elimizi taşın altına koysaydık, sokak savaşı yaşanabilecek yerlere daha fazla yığınak yaparak araya girseydik de bunca yaşam , bunca canı yitirmeseydik  demeyen yok gibiydi . Bölgeden de biliyorum ki HDP içerisinde bu hissiyat oldukça yüksekti.Fakat gerektiği gibi  iradesel hareket edemedi. Partiler canli varlıklardır, onlara can verenlerse insanlardır. Ve insan her zaman doğru hareket edemeyebilir ki PKK de o süreci çok doğru okuduğunu, devletin nasıl bir yönelimi devreye soktuğunu anladığını  zannetmiyorum. Zaten sonraki açıklamalar beni doğrular nitelikte, HDP ise tepkilerden çekindiği için iradesel bir varlik gösteremedi.

Yarım yamamak tavırlar içerisinde hareket etti, buna birinci elden şahitlik ettim. Bu yüzden belki bir çok acıdan çok ağır sonucları ortaya çıkan bu süreç önlenebilecekti. Insanlarımızın yaşam halkından tutun da darbe sürecine varan bir durumu önleyebilecekti. Sağcı, sığ siyasetin eleştiri gibi değil elbette ama gerçekten HDP o sürece yedeklendi adeta, iradesi sıfırlandı. Böylesi bir HDP’nin o süreçte kimseye yararı olmadı. Okumalar tek merkezden olmaya başlayınca çok çeşitlilik ortadan kalkar, bazen her şeyi göze alıp, alternatif süreç okumaları gereklidir. Birinin göremediğini diğerinin gösterme olasılığı çok yüksektir.

O zaman işte tuzaklara karşı çıkış yolu bulma alternatifleri çoğalır. Birbirini iradesizlestirmek -ten ise en iyi tutum olduğunu düşünüyorum. Hataya, eksiğe düşene bir yol, bir çıkış imkanı daha sağlanmış olur. Şimdi dediğim gibi içeride Abdullah Öcalan şahsında hapishanelere karşı yoğun bir  saldırı yönelim söz konusu. Içeride sana bu zorbalığı uygulayana karşı karşı eylem biçimlerin sınırlıdır.Ve artık iş bir noktaya varınca bazen kendini açlığa, ölüme yatırabilirsin. Orada şu an irade durumunda olanlar elbette içerde her şeyini mücadeleye yatırmış tutsaklardir. O yüzden içeriye diyecek en ufak sözüm yok, yaptıkları bu büyük fedakarlığın önünde eğilmekten başka.

Fakat HDP için aynı şeyi söyleyemem, dışarıda mutlaka hapishanelere saldırıyı, tecriti kıracak, ölümün dışında yaşamı savunan ve bugün ölüme yatmış yüzlerce değerimizi kurtararak,tecriti kıracak bir alternatif yol bulması gerekir. Sokak savaşlarında olduğu gibi değil, iradesel hareket edip, bir çıkış yolu herkese sunmalıdır. Içeride, dışarıda yaşamı savunmak için kendini  ölüme yatırmış olana da ,devlete de bir başka yola mecbur edecek kapsayıcı bir alternatif yol haritası çıkarmalıdır.

Güçler birbirine yük değil tam tersine iradesel olarak birbirlerini olumlu anlamda besleyen bir ilişkiyi esas alarak hareket etmeli,  önce duygusal anlamlı tepkilere mâruz kalsada yaptığı işin tarihselligi anlaşıldığında herkes bu tavrı ikirciksiz takip edecektir. Her iyi niyetle başlanan yol iyi sonuç vermeyebilir,hatta tam tersi sonuçlar da ortaya çıkabilir. İşte iradesel davranış yanlış yapanın, eksiğe girenin davranışını düzeltmesine olanak  tanır bu unutulmasın.

İşte bugün böyle bir durum, tarihsel bir sorumluluk  ile karşı karşıya HDP. Tavrını neyden yana koyacağını hep beraber gorecegiz. Gördüğümüz kadarız bugün hepimiz, ben gördüğüm yerden bir kere daha bu tarihi uyarıyı yapmayı kendime borç olarak saydığım için bu yazıyı ele aldım. Elbette süreci doğru okuyamayıp bana duygusal tepkiler de gelecek, olsun başımla gözümle ben Kürt halkı ve onun dostları ile yollardır bırlıkte mücadele veriyorum. Onlardan gelecek her şey başım gözüm üstüne. Yine tarihsel bir hataya düşmektense, ben tepkilere razıyım.